Yılın en coşkulu ve keyifli zamanı başlıyor. Aralık ayı ailelerin, arkadaşların sofrada buluştuğu, eski yılın tüm yaşananlarına rağmen yeni yıl için yeni umutların, hayallerin kurulduğu bir ay…
Yılbaşı ağaçlarının evin baş köşesinde yer aldığı, heyecan içerisinde hediyelerin açılmasını bekleyen çocukların, şömine başı sohbetlerinin gerçekleştiği bu ayda yılın en özel gecesine günlerce hazırlanılıyor. Kutlamalar ile geçen bu bir ayda sofralar da hiç olmadığı kadar süslü ve lezzetli oluyor. Misafir ağırlamayı çok seven biri olarak yılbaşı sofralarındaki özenimin iki kat arttığını söylemeliyim. Yeşil, kırmızı ve altın renklerinin ön planda olduğu, çiçek ve mumlarla donatılmış yılbaşı sofraları hep birinci tercihim olmuştur. Hem göze hem damaklara hitap etmek her zaman bir bütündür.
Mevsiminde sebze ve meyve tüketmeye özen gösterdiğim için, kendi sofralarımda hep bunu ön planda tuttum. Aslına bakarsanız aşçılığın en büyük sırrı hep burada gizlidir. Mevsiminde tükettiğiniz ürünün, lezzeti yerinde, olgunluğu kıvamında, vitamini içinde bulunur. Bu nedenle balkabağı, mantar, karnabahar gibi ürünleri kış mevsiminde sıkça tüketirim. Havaların gitgide soğumaya başladığı şu günlerde sofralardan eksik olmayan sonbahar lezzetlerine sofralarınızda sıkça yer vermenizi tavsiye ederim.
Kışın kendini hissettirmeye başladığı bu günlerde çorba yine sofralarımızın önemli bir öğünü haline geliyor. Yoğun kıvamlı soslar, yahniler, tencere yemekleri, içimizi ısıtan tüm yemekler de öncelik haline geliyor.
Gelelim yılbaşı sofralarına… Yılbaşı sofralarında tercihiniz kışın temasına ve soğuğuna uygun bir çorba ile başlamaksa, benim tercihim balkabağı çorbası olurdu. İtalyanların crema di zucca (balkabağı kreması) diye adlandırdıkları yoğun kıvamlı bu çorbanın güzel bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra bereketi simgeleyen nar ve buğdaylı bir roka salatasının hem yeni yıla uygun hem de lezzetli bir tamamlayıcı olması sofralarınızdaki salata ihtiyacını karşılayacaktır. Ardından italyanların pollo alla fiorentina (floransa usulü tavuk) dedikleri, içi çam fıstığı ve parmesan peyniri (siz isterseniz tulum peyniri de kullanabilirsiniz) ile doldurulmuş lezzetli ve sağlıklı tavuk göğsü ile dengeli ve lezzetli bir ana yemek alternatifi sunabilirsiniz. Yine çok sevilen ve sağlıklı bir tamamlayıcı olan sote ıspanağı da tavuk göğsünün altında sunarak yemeğinize lezzet katabilirsiniz. Yılbaşının olmazsa olmazlarından kestaneli pilavı da iyi bir eşlikçi olarak unutmamak gerek…
Saatlerin yılbaşını gösterdiği dakikalarda ise ağır bir tatlı yerine vanilyalı dondurmanın üzerini nar ve nane yapraklarıyla süslemeniz lezzetli ama bir o kadar da sindirmesi kolay bir tatlı alternatifi olacaktır.
Keyifle karşılayacağınız bir yılbaşı olması dileğiyle…
Balkabağı çorbası
Malzemeler: 4 kişi için
1 orta boy kuru soğan
500 gr balkabağı
1 adet orta boy havuç
20 ml sızma zeytinyağı
Dilediğiniz kadar tuz
4 gr karabiber
¼ muskat rendesi
200 ml krema
Yapılışı:
Dilediğiniz boyda doğradığınız soğanları ve havuçları zeytinyağı ile soteleyin. Balkabaklarını eşit şekilde doğrayın. Fırında 185 derecede yaklaşık 20 dk. kadar pişirin. Balkabakları iyice yumuşadığında sotelenmiş olan soğan ve havuç karışımının içine ekleyin. Ardından içine iki su bardaği su ekleyin. 5-8 dakika kadar kaynadiktan sonra içine tuz, biber ve muskat rendesi ekleyin. Mutfak robotu yardımı ile pürüzsüz hale getirin. Başka bir tencerede kaynama noktasına getirdiğiniz kremayı da içine ekleyerek kıvamlı bir çorba haline gelene kadar robotta çekin. Üzerine taze kekik yapraklari serperek servis edebilirsiniz.
Sote ıspanak yatağında Floransa usulü tavuk sarması
Malzemeler: 4 kişi için
4 adet tavuk göğsü
1 kg ıspanak
30 gr çam fıstığı
30 gr parmesan peyniri rendesi
50 ml sızma zeytinyağı
1 diş sarımsak
1 adet defne yaprağı
1 limonun suyu
Tuz ve karabiber
Yapılışı:
Tavuk göğüslerini ortadan ikiye bölerek kelebek şeklinde açın. Ardından et dövücü yardımı ile inceltin. İçine parmesan peyniri rendesi, tavada hafifçe sotelenmiş çam fıstıklarını yerleştirin. Ardından tuz ve biber ile lezzetlendirin. Dolduduğunu tavuk göğüslerini yuvarlayarak sarma haline getirin ve kürdan yardımı ile sabitleyin.
Önceden ısıtılmış uygun bir tavaya zeytinyağı koyun, ardından tavuk sarmalarınızı her yanı eşit olacak şekilde mühürleyin. 1 Limonun suyunu ve 1 adet defne yaprağını ekleyin. Ardından içinin pişmesi için 185 derecelik fırında 14 dk. kadar pişirin. Dilimleyerek servis edin.
Ispanakları iyice yıkayın. Önceden ısıtılmış uygun bir tavaya zeytinyağını ekleyin. Ardından dilimlenmiş bir diş sarımsağı ekleyerek, lezzetinin zeytinyağına geçmesi için 1 dk kadar pişirin. Ispanakları ekleyin ve yarım çay kaşığı tuz ekleyin. Ispanaklar iyice pişene kadar soteleyin ve ardından servis edin.
Kestaneli iç pilav
Malzemeler: 4 kişi için
1 su bardağı pirinç
100 gr kestane
1, 5 su bardağı su
1 adet Soğan
1 yemek kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı çam fıstığı
1 yemek kaşığı kuş üzümü
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı yenibahar
Yapılışı:
Pirinçleri iyice yıkayın ve süzün. Önceden ızgarada pişirdiğiniz kestanelerin kabuklarını soyun. Uygun bir pilav tenceresine tereyağını ekleyin. Ardından çam fıstıklarını ekleyerek pembeleşinceye kadar pişirin. İyice kıydığınız soğanları tencerenize alın. Soğanları pişirdikten sonra kuş üzümü, pirinç ve yenibaharı ekleyerek bir kaç dakika kavurun. Kestane, tuz ve karabiberi ekleyin. Önceden kaynattığınız suyu ekleyin. Üzerini kapatarak 18 dakika kadar pişirin. Ardından demlenmesi için ocaktan alın, ve servis edin.
Genel Yayın Yönetmeni/İmtiyaz Sahibi