Prostat kanseri batılı ülkelerdeki erkeklerde en sık görülen kanser türüdür. Her yıl dünyada yaklaşık 1.3 milyon yeni prostat kanseri vakası meydana gelmektedir. Dünya Kanser İstatistikleri verilerine göre her yıl yaklaşık 310.000 erkek prostat kanserinden yaşam kaybına uğramaktadır. Bu sebeple prostat kanserinde etkili tedavi yaklaşımlarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Araştırma Norveç Oslo Üniversitesi Biyobilimler Bölümü’nde görev yapan Türk Profesör Fahri Saatçioğlu liderliğinde gerçekleştirildi. Saatçioğlu, prostat kanseri hücrelerinde hücre içi sinyal yollarının önemi üzerinde uzun yıllardır çalışmaktadır. Bu temel araştırmalar şimdi umut verici sonuçlar verdi ve en saygın bilimsel dergilerden olan ‘Nature Communications’ dergisinin son sayısında yayınlandı.
“Vücudumuzdaki tüm hücreler normal fizyolojinin gereği olarak zaman zaman farklı streslere maruz kalırlar ve evrimsel olarak korunmuş bazı mekanizmaları kullanarak bunlardan kurtulup yasamaya devam ederler. Kanser hücreleri ise devamlı yüksek stres altındadır çünkü yeterince oksijen ve besin almakta zorlanırken aynı zamanda hızlı büyümeleri de gereklidir. Bu streslerden korunmak için, kanser hücreleri normal hücrelerin strese tepki mekanizmalarını adapte edip kendi amaçları için kullanırlar ve hayatta kalırlar. Biz işte bu adaptasyonu engellemek ve böylece kanser hücrelerinin artık baş edemeyecekleri düzeyde stres seviyesini yükseltmek için bir yol bulduk. Sonuç olarak kanser hücreleri bu ek stresten korunamayıp öldüler.”
“Bulduğumuz yeni mekanizmanın ve bunun prostat kanserindeki rolünün gerçekten heyecan verici olduğunu düşünüyoruz. MKC8866 adlı yeni bir küçük molekül olan bu ilacın, hem hücre kültüründe hem de hayvan deneylerinde prostat kanseri hücrelerinin büyümesini durdurmakta çok etkili olduğunu gösterdik. Buna ek olarak, şu anda klinikte kullanılan prostat kanseri ilaçlarının etkisini de yükselttiğini gördük. Bu bulgular ışığında insanlarda bu ilacın etkisini test edecek olan klinik deneyleri yakın zamanda İskandinav ülkeleri ve Batı Avrupa’da yapmayı planlıyoruz. Bu klinik çalışmalar da olumlu sonuçlanırsa, yaklaşık beş veya altı yıl içinde hastaların kullanmaya başlayabileceği yeni bir prostat kanseri ilacımız olabilir” diye açıkladı Prof. Saatçioğlu.