Geçmişi özlediysek, zamana da karşı koyamıyorsak; geçmişe yolculuk yapmaya hazır mısınız?
Antika, maddi değeri olan eski eşya demektir. Bir eşyanın ya da sanat yapıtının “antika” sayılabilmesi için yaşlı olmasının yanında az bulunur özellikte olması gerekir. Ne var ki her eski eşya da antika sayılmazAntikalar ünlü bir kişiye ya da belli bir tarihsel döneme ait olabilir. Yalnızca iyi korunmuş eşya da zamanla antika değeri kazabilir. Bunlar resim ya da heykel gibi sanat yapıtları, mobilya ya da kap kacak gibi ev eşyası olabilir. Bazı insanlar yalnızca güzel buldukları, bazıları ise sonradan değerleneceğini bildikleri için koleksiyonlar oluştururlar. Aradan uzun zamanın geçmesiyle bu koleksiyonun parçaları birer antika özelliği kazanır. Antikalar ender bulundukları için değerlidir.
Yaklaşık on yıldır bende de eskiye bir merak başladı. Belki yaş gereği, belki şimdiki işçilik eksikliği, malzemelerin daha ruhsuz olması diyelim. Antika meraklısı deyince aklınıza loş bir ortam tozlu raflar gelmesin. Benim antika zevkim yeni ile eskiyi birbirine karıştırmakla orantılı. Çok modern bir sehpada veya modern bir tepside, davlumbaz üzerinde balkonda bahçede heryerde antika objeler kullanabilirsiniz.
Antika objelerin oldukça değerli olanlarının yanı sıra, çok ucuza alabileceğiniz objeler, mobilyalar da bulabilirsiniz.
Çeşitli internet siteleri ki; bu sitelerin kesinlikle doğru adres olduğunu bilmeniz gerekir, Kemeraltı çarşısı, Çeşme Alaçatı çarşısı bazen aklınıza bile gelmeyen sokak aralarında bulabilirsiniz. Yurtdışında çeşitli antika pazarları ve dükkanlarına rastlayabilirsiniz.
Antika dükkanı veya tezgahında ince çalışmanız gerekir bazen minik bir gül bazen fincan bazen bir kaşığa denk gelirsiniz. Bu işe başladığınızda çok zevkli bir hobi edinebilirsiniz. Yaşanmışlıkları işçilikleri sizi oldukça etkileyebilir. Ayrıca daha önceden aldığınız, sonra da beğenmediğiniz bir ürünü de satma şansınız var. Yani günümüz ürünlerinden vazgeçmemiz kolay olabilir, tabii onların da bir gün antika olacağınıda unutmazsak. Ama değerlendirme anlamında antika ürünleri her zaman dönüştürebiliriz. Ayrıca antika dükkanlarında çok güzel sohbetler olur. Çünkü bu işi yapan kişiler topladıkları ürünler hakkında oldukça bilgilidir. Ürünlerin tarihini, hikayelerini anlatırlar. Bu da ilgilenenler için çok keyif vericidir.
Hurdacılar olur; eskiden mahallelerde gezen hurdacılar gibi büyük ve tozlu dükkanlar… Oradan neler çıkar tahmin bile demezsiniz. İtiraf etmem gerekirse, bu dükkanlar önceleri bana biraz ürkütücü gelirdi. Şimdi ise, kendimi define arıyor gibi hissederim. Bazen bir tepsi, bazen bir şamdan, tek kalmış bir tabak, daha neler neler… El yapımı ürünleri hayranlıkla izlemek, eskinin ruhunu ve kalitesini hissetmek kaçınılmaz bir zevktir.
Bizi çocukluğumuza, gençliğimize bir yolculuğa çıkarır. Ve inanın şimdilerde yapılan fabrikasyon ürünlerden çok etkileyici görüntüleri vardır.
Geçenlerde İstanbul’dan, güvendiğim bir antikacıdan yemek takımı topladım. Aldığım takım yaklaşık yüz yıllık bir İngiliz takımıydı, boyları, inceliği muhteşemdi. Bana o zamanlarda insanların daha zarif olduğu, bu tabaklardan ince kibar insanların yemek yediği hayalini kurdurttu. Şimdilerde kocaman tabaklarda, ağır malzemelerde çok miktarlarda yemek yediğimizi farkettirdi.
Ahh bir de önemli bir bilgi: benim için aldığımız ürünlerin enerjisi çok önemlidir; şans getirdi vb.
Antikacıdan aldığım tüm ürünleri mobilya dahil sirkeli bir su ile mutlaka silerim veya yıkarım. Bir büyüğüm söylemişt… Eyyyy sirke sen nelere kadirsin! Koranaya etkisi olduğu gibi kötü enerjileri de alıyor, benden söylemesi.
Eskiye özlem duyduğumuz bu günlerde eskinin değerini anlatmak istediğim umarım sizing için değişik bir bakış olur.
Evinizde çeşitli antika objeler ile köşeler oluşturabilirsiniz, aldığınız bir biblo veya bir çiçeği kahve tepsilerinizde kullanabilsiniz. Çeşitli kristal tabakları toplayıp, ki bunların takım olması gerekmez, sofralarınızı süsleyebilirsiniz. Paşa Dedemden diye hava da atabilirsiniz.
Geçirdiğimiz bu zor günlerin bir dahaki sayıya kadar son bulmasını diliyorum. Sağlıkla kalın.
