Emlakçılık ile ilgili 6 önyargı

Mortgage calculator. House, noney and document. 3d

Emlakçılık sermaye istemeyen bir iştir

Emlakçılık için “Bir masa, bir kasa” ifadesi çok sık kullanılır. Böylece, bu mesleğin basitliği ve fazla sermayeye gerek duyulmadan yapıldığı vurgulanır. Aslında bu düşünce ile sektöre girenler de az değildir. Ancak ne yazık ki, sanılanın aksine emlakçılığa belirli bir sermaye olmadan başlanamaz.

Bu iş için gerekli olan sermaye, sadece ofis kurulumu için değildir; eğitim, tanıtım, ilan, iletişim, araç, ulaşım, sabit ofis giderleri, vergi ve harçlar ile muhasebe giderleri için de bir sermaye gerekir. Çünkü her işte olduğu gibi, emlak ofislerinin de yeterli etki çevresini oluşturup, düzenli bir gelire ulaşması zaman alır. İşe yeni başlayan bir emlakçının, mesleğini sürdürebilir ölçüde, düzenli gelir seviyesine ulaşması ortalama 2 yılı bulabilir. Bu süre için gerekli olacak kişisel zorunlu harcamalara da ayrı bir sermaye ayırmak gerekir. Sektörde, farklı mesleklerden emekli olmuş, düzenli maaş alan kişilerin kalıcı olması, sermaye gerekliliğinin bir göstergesidir. Kira geliri, maaş gibi hiçbir ek geliri olmadan, ya da yeterli sermayesi bulunmadan işe başlayan emlakçı adayları, çoğu zaman düzenli bir gelire ulaşamadan, zorunlu giderlere dayanamayıp ofislerini kapatmak zorunda kalırlar.

Emlakçılar çok para kazanır

Bu önyargı, hizmete konu olan ürünün, dolayısı ile hizmet bedeli tutarının yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Ancak birçok emlakçı, tarifeye uygun oranda hizmet bedeli alamaz ve yaptıkları işlem sayısı yıllık ortalamaya bakıldığında oldukça düşüktür. Her meslekte olduğu gibi, emlakçılıkta da üstün başarı gösterenler fazla para kazanabilirler. Ancak genel olarak tüm emlakçılar için çok para kazanıyor demek doğru değildir.

Bu arada, emlakçılık denildiğinde asıl akla gelen aracılık hizmetlerini, gayrimenkul ticaretinden ayırmak gerekir. Emlak sektöründe esas büyük kazanç, emlakçılar tarafından değil, gayrimenkul yatırımı ve ticareti yapanlar tarafından sağlanır. Ancak pek yaygın değilse de sermayesi olan ve gayrimenkul ticareti yapan bazı emlakçılar böyle bir önyargıya sebep olabilir.

Kolay bir meslek olduğu algısı ile bu işi herkesin yapabileceği düşüncesi bir önyargıdır. Emlakçılık herkesin yapabileceği bir iş değildir. Sabırlı ve sakin davranmak, sistematik ve düzenli çalışma becerisine sahip olmak, gelişime açık olmak, farklı insan profilleri ile başarılı iletişim kurabilmek gibi bazı kişilik özellikleri gerektirir. Diğer yandan, emlakçılığın her yaş için de uygun olduğu söylenemez. Yapılan istatistiklere göre, 30 yaş ve üzerindeki emlakçıların daha başarılı oldukları gözlenmiştir. Emlakçılık mesleğinin herkese uygun olmadığını gösteren en çarpıcı istatistik, işe yeni başlayan her 100 emlakçıdan 90’nının birinci yılın sonunda işi bırakıyor olmasıdır.

Emlakçılık için eğitime gerek yoktur

Sanılanın aksine emlakçılık için geniş kapsamlı ve sürekli bir eğitim gereklidir. Çünkü emlakçılık, içeriğinde pek çok alt başlığı barındırır. Başarılı bir emlakçı, pazarlama bilgisi dışında, branşına yönelik olarak mali, hukuki ve teknik konulara da hâkim olmalıdır. Tapu, kadastro, belediye ve ilgili diğer kurumlardaki işleyiş konusunda bilgi sahibi olması önemlidir. Ayrıca branşı ile ilgili kanun, yönetmelik ve mevzuatı güncelleyerek takip etmelidir. Bunun için de işe başlangıç döneminde alacağı eğitimlerin dışında, meslek hayatı boyunca, ilgili seminer ve eğitim çalışmalarına katılmalıdır.

Emlakçılar oturduğu yerden para kazanır

Aslında emlakçılar çoğu zaman mesai saatleri dışında bile çalışmak durumundadırlar. Çünkü yapılması gereken işlem sayısı çok fazladır. Pazara yeni çıkan gayrimenkullerin tespiti için bölge taraması, müşteri ziyaretleri, işbirliği içinde olunan kişilere ve diğer meslektaşlara yapılan ziyaretler, gayrimenkullerin değer tespit ve inceleme işlemleri, ekspertiz raporlarının hazırlanması, gayrimenkullerin müşterilere gösterilmesi, gayrimenkul sunum dosyalarının oluşturulması, mal sahiplerine pazarlama faaliyet raporlarının hazırlanması, afiş asma ve mevcut afişlerin kontrolü, gazete ve internet ortamındaki mecralara ilan verilmesi, mevcut ilanların güncellenmesi, alıcı ve satıcılarla müzakere görüşmeleri, kontrat, kat karşılığı ve satış sözleşmesi gibi belgelerin düzenlenmesi, satışa hazırlık ve satış işlemleri, emlak sektörü ile ilgili mali, hukuki ve teknik alandaki kanun ve yönetmeliklerin takibi, sektör ile ilgili haberlerin incelenmesi gibi daha pek çok işlemi gerçekleştirmek zorundadırlar.

Emlakçılar fiyatları yükseltir

Emlakçılar, yapmak zorunda oldukları pek çok rutin işleme rağmen, sonuçta hizmet bedellerini, bir satışı, deviri ya da kiralamayı gerçekleştirdiklerinde hak ederler.  İşlemlerin gerçekleşmesi ise, alıcı ve satıcının piyasa değerinde buluşması ile sağlanabilir. Fiyatı piyasa değerinin üzerinde olan bir gayrimenkulün satışı pek mümkün değildir. Dolayısı ile fiyatların rayicin üzerine çıkmasını hiçbir emlakçı istemez. Başka bir değişle emlakçılar, fiyatları yükseltmenin aksine, rayicin üzerine çıkan fiyatları düşürerek pazar fiyatlarıyla dengelemeye çalışırlar.

Bazı art niyetli kişiler ya da gruplar, özellikle niş pazar niteliğindeki bölgelerde spekülatif kazançlar yaratmak için fiyat oyunlarına başvurabilirler. Ancak reel olmayan, yapay fiyat artışlarının yaşandığı bu pazarlar, çoğunlukla büyük sermayesi olan ve gayrimenkul ticareti yapan spekülatörler tarafından oluşturulur.

 

 

0 Shares:
Bir yanıt yazın
You May Also Like