Trafik ve otopark çilesi göçe zorluyor

İzmir kent merkezinde yaşayan yerli aileler, yoğun trafik ve otopark sorunu yüzünden, çevre ilçelere taşınıyor. Giderek artan araç sayısı, kent merkezinde trafik yoğunluğuna ve otopark sorununa yol açıyor. Bu durumdan bunalan birçok yerli aile, çareyi otopark sorunu olmayan ve trafikten arınmış çevre ilçelere taşınmakta buluyor. Ancak çevre ilçelerdeki konut maliyetleri daha yüksek olduğundan, taşınanlar çoğunlukla varlıklı ailelerden oluyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Temmuz 2013 dönemine ait verilerine göre, Türkiye’de kayıtlı olan 17 milyon 579 bin 349 aracın,1 milyon 87 bin 266 adedi

İzmir’de bulunuyor. Nüfusu 4.005.459 olan ilde, yaklaşık olarak 4 kişiye 1 araç düşüyor. Motorlu taşıt sayısındaki artış; trafik sıkışıklığı, otopark sorunu, hava kirliliği ve gürültüye neden oluyor.

Muhtarlar ne diyor?

Konu ile ilgili olarak, Göztepe, Güzelyalı, Arap Hasan (Hatay), Basın Sitesi mahallesi muhtarlarının görüşleri alındı

Güzelyalı: “Boşalan yerlere taşradan gelenler yerleşiyor.”

Güzelyalı Mahallesi Muhtarı Nedim Altan şunları söylüyor: Trafik yoğunluğu ve otopark sıkıntısı yüzünden bölgemizdeki birçok köklü aile Mavişehir, Narlıdere, Güzelbahçe, Urla ve hatta Çeşme gibi ulaşım kolaylığı olan, trafik ve otopark sorunu olmayan çevre ilçe ve beldelere taşınıyor. Taşınanların önemli bir kısmı ekonomik durumu iyi olan, orta yaşın üzerindeki emekliler. Boşalan dairelere taşradan gelenler yerleşiyor. Gelenlerin içinde adaptasyon sorunu yaşayanlar oluyor

.blok_04

Arap Hasan (Hatay): “Zamanın şehir plancıları doğru öngörüde bulunamamış”

Arap Hasan (Hatay) Mahallesi Muhtarı Yakup Dinler, bölgesinde her akşam yaşanan otopark stresini, göçü tetikleyen en büyük etken olarak vurguluyor. Dinler şöyle devam ediyor: Çevre ilçe ve beldelere taşınanlar, havadar, geniş bahçeli, otopark ve trafik sorunu olmayan yerleri tercih ediyorlar. Daha çok varlıklı ve köklü aileler taşınıyor. Zamanın şehir plancıları doğru öngörülerde bulunamamış. Belediyeler otopark alanları konusunda hassas davranmalı ve taviz vermemelidir.

blok_03

Basın Sitesi: “Otopark ve trafik sorunu dışında, başka nedenler de var” 

Basın Sitesi Mahallesi Muhtarı Necati Ergün, çevre ilçe ve beldelere olan göçü vurgulayarak şunları söylüyor: Bölgemizden taşınanların önemli bir kısmını, ekonomik açıdan iyi durumda olan yaşlılar oluşturuyor. Otopark sorunu ve trafik yoğunluğu dışında başka nedenler de var. Örneğin, çevre ilçelerdeki yeşil alanlar daha fazla. Özellikle Balçova, Narlıdere bölgesindeki jeotermal enerji ile ısınma avantajı, hastane ve üniversiteler, bu ilçeleri cazip kılıyor. Çevre yolu ve otoban bağlantı noktasına yakın olmak da çok önemli bir avantaj

.blok_02

Göztepe: “Manzaralı daire sahipleri, sıkıntıya katlanıyor”

Göztepe Mahallesi Muhtarı Meral Kurt, Göztepe’de de otopark sıkıntısının taşınmayı tetikleyen başlıca unsur olduğunu belirterek şöyle devam ediyor. Mahallemizdeki birçok sokak yokuşta kalıyor. Bu durum da otopark sıkıntısını arttırıyor. Taşınanlar, çoğunlukla gençler oluyor. Özellikle manzaralı daire sahibi olan anne ve babalar kalmayı tercih ediyorlar. Bu arada “Göztepeli olmak” bazı sakinlerin, her şeye rağmen bölgede kalma sebebi olabiliyor. Mahallemizden ayrılanlar, çoğunlukla Narlıdere, Güzelbahçe, Urla ve Karşıyaka semtlerini tercih ediyorlar.

blok_01

Trafiğin yol açtığı hava ve gürültü kirliliği de göçe sebep oluyor

Kent merkezinde oturanların ifadeleri ve uzmanların görüşlerine göre trafik yoğunluğundan kaynaklanan hava kirliliği ve gürültü de şehir dışına taşınmaya neden oluyor.

DEÜ Mühendislik Fakültesi tarafından 2010 yılında yapılan bir incelemede, İzmir’in karayolu ulaşımından kaynaklanan emisyon envanteri çıkarılmış, kent merkezindeki motorlu karayolu taşıtlarından kaynaklanan kirletici emisyonların, kentteki sanayi tesislerinden ve konutlardan atılan toplam emisyonlar kadar önemli olduğu belirlenmişti.

Ayrıca İzmir’de, özellikle ana arterler üzerindeki yoğun trafik, birçok noktada, azami sınır kabul edilen 70 desibelin üzerinde seyrediyor. Uzmanlara göre gürültü, insanların işitme sağlığını ve algılamasını olumsuz yönde etkileyen, fizyolojik ve psikolojik dengeleri bozabilen, iş performansını azaltan, çevrenin sakinliğini yok eden ve niteliğini bozan bir çevre kirliliği olarak kabul ediliyor. Gelişmiş ülkelerde gürültü, diğer kirlilik türlerine göre daha yaygın bir tür olarak kişisel ve toplumsal yaşam kalitesinde genel bir düşüklüğün göstergesi sayılıyor.

Dolayısı ile hava kirliliği ve gürültü de, kaynağına bakılmaksızın, göçe neden olan başlıca unsurlardır deniyor.

 

Aşkın Yaka

Ar-Ge Müdürü

Gayrimenkul Danışma

0 Shares:
Bir yanıt yazın
You May Also Like