Yaşamınızı Daha İyi Hale Getirmenizi Ne Engelliyor?

Bunun cevabı basit ve bilinir: SİZ.

Ancak bunu okuyanların ya da hissedenlerin %99′u bu cevabın verileceğini biliyor. Bu cevap hiçbirimiz için bir şey ifade etmiyor. Bizi harekete geçirmiyor. Tam tersi daha belirsiz bir sonuçla karşılaştığımız için bununla ilgili ileri gitmemizi de zorlaşıyor. Olayı mümkün olduğunca basitleştirmek için soru cevap şeklinde gidebiliriz.

Soru 1:
İnsanlar neden acı çekiyor? Yalnızlık hissediyor? Savaşıyor ve çatışıyor? Ve ölümden korkuyor?
Cevap: İnsanlar;
– Kendilerini, diğer insanlardan, dünyadan ve evrenden soyut ayrı varlıklar olarak görüyorlar
– Her şeyin olduğu gibi zaten mükemmel olduğunu kabul etmiyorlar, olan şeyleri iyi ya da kötü olarak etiketliyorlar ve yargılıyorlar
– Kendi yaşadıkları deneyimlerin sorumluluğunu almaktan kaçınıyorlar.

Soru 2:
Neden kendini ayrı görmek insanlarda kaygı yaratır?
Cevap: Çünkü bir şeyi ne zaman kendimizden ayrı görürsek o şeyi bize o kadar yabancılaşır ve tehdit haline gelmeye başlar.  O zaman daha çok ülkelerimiz, daha çok sınırlarımız, daha çok elde etme dürtümüz olur. Bunları elde etmeye çalışmak ve elde etmek duygusu, bunları kaybetme korkusunu beraberinde getirir. Kaybetme korkusu daha fazlasına sahip olma arzusunu ateşler. Bu kısır döngü bu şekilde devam eder.


Soru 3:
Kendimizi her şeyden ayrı görmemizin oluşturduğu olumsuz duygular neye yol açıyor?
Cevap: Korku, kızgınlık, sinirlenme, suçluluk, depresyon, üzüntü vb. olumsuz duygular bizi her şeyden ayrı tutan Egomuzun ve arzularımızın eseridir.

Soru 4:
Demek istediğiniz günlük hayat içerisinde kızdığımız şeylerin aslında sebeplerinin başka yerlere mi dayandığı oluyor?
Cevap: Evet. Hatırlanması gereken en önemli nokta o an kızdığınız ya da olumsuz hissettiğiniz şeylerin aslında bu duyguların sebebi olmadığıdır. Bu duyguların sebebi farkına varmadığınız arzularınıza ve kendinizi her şeyden ve herkesten ayrı gören Egonuza borçlusunuz.

Soru 5:
Lütfen daha açık bir şekilde günlük hayatımızda neler yaparak bu hale geldiğimiz üzerine bir kaç örnek verir misiniz?
Cevap: İnsanın kendine oluşturduğu EGO duvarının savunma mekanizmalarını şöyle sayabiliriz:
– Rol yapma: Yasak olan arzularınızın ifadesini yok ederek kaygılarınızı azaltmak. (Örnek: Sevmediğiniz bir iş arkadaşınıza karşı ifadesiz ya da istemediğiniz gibi davranmak)
– Telafi etme: Kendinize kızgın olduğunuz ya da zayıf olduğunuz bir alandan dikkatinizi dağıtmak için bir şeye aşırı saygı duyma ya da güçlü olduğunuz alanı aşırı şekilde üstünde durma. (Örnek: Taciz ile suçlanan birinin dürüstçe vergi ödediğini ve topluma hizmet ettiğini söylemesi.)
– Gerçeğin inkârı: Gerçek olan sıkıcı durumdan kurtulmak için hobilere, işe veya spora aşırı zaman harcamak.
– Yer değiştirme: Duygularınızı onların sebebi olan kişi ya da objeler yerine daha az riskli olan başka kişilere ve objelere yöneltmek ve onların üzerinde duygusal olarak deşarj olmak.(Örnek: Sizi sinirlendiren patronunuza vereceğiniz tepkiyi kayıp etme riskiniz daha düşük olan eşinize ya da yakın arkadaşınıza yapmanız)
– Duygusal yalıtım: Acı çekmemek için her türlü duygusal etkileşimden kaçınmak
– Fantezi:  Kızgınlığınızın yarattığı arzuları memnun etmek için onların gerçekleştiği üzerine hayal kurmak. (Örnek: “Bir gün hepsinin üstünde olacağım”,  ”Her şeyi başaracağım”, “Benim çok param olacak” düşünceleri.
– Bastırma: Acı ve tehlikeli düşünceleri bilincin dışında tutma.
– Tasfiye: Sosyal olarak kabul görmüş davranışları arzularınızı tatmin etmek için kullanmak.
– Sempati yaratma: Diğerlerinin sempatisini kazanarak arzularınızı yastık altı etmek.

0 Shares:
Bir yanıt yazın
You May Also Like
Devamını oku...

Mutluluğun Sırları Ne?

Mutluluğun peşinde doğru yolda mıyız? İnsanların mutlu olmasının önündeki engelleri değerlendiren Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesinden…