Evcillerinizdeki parazitler onları da sizi de hasta edebilir!

Merhabalar, geçtiğimiz sayının, Narlıdere Life ailesi için önemi büyüktü. Altıncı sayı ile birlikte, dergimiz başarılı bir yılı geride bırakmış oldu. Bunu kutladığımız kokteylimiz ise harika bir atmosfer içinde gerçekleştirildi. Derginin yayınlanmasındaki emek ve özverileri için herkesi tebrik ederim. Nice başarılı yılları birlikte görmek dileğiyle.

 

Bu sayıda, özellikle yaz mevsiminde çok sık karşılaştığımız problemlerden biri olan dış parazitler ve meydana getirdikleri hastalıklardan bahsetmek istiyorum. Her ne kadar İzmir ili, konumu ve iklimi itibariyle dış parazitlerin yılın her zamanında görüldüğü bir yer olsa da bu problem, ülkemiz genelinde ve İzmir’de bahar ve yaz aylarında daha can sıkıcı bir hal almaktadır.

Son yıllarda çevrede ve evcillerimizin üzerinde görülen kene ve pire yoğunluğu artış göstermiştir. Bunun başlıca sebebi iklim değişikliği ve ekolojik dengenin bozulmuş olması olsa da kuş gribi hastalığı tehlikesi nedeniyle itlaf edilen ve kenelerin doğal düşmanı olan serbest tavukların ortadan kaldırılmış olması da etkili olmuştur.

Son yıllarda ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı keneler ile mücadeleye olan ilgiyi artırmış olsa da halen dış parazitler ile mücadeleye gereken ilgi tam anlamıyla gösterilmemektedir. Evcil hayvanlarımızda en çok rastladığımız dış parazitlerin başında kene ve pireler gelmektedir. Bu parazitler yaşamlarının belirli bir bölümünü konakçı olarak tabir ettiğimiz kedi, köpek, insan gibi canlıların üzerinde geçirerek, gelişimlerini sürdürmeyi amaçlayan bir hayat döngüsü içindedirler.

Kene ve pireler, kedi, köpek ve insanlarda ciddi rahatsızlıklara sebep olabilmektedir. Meydana getirdikleri tedirginliğin yanında, bulaşmasına aracılık ettikleri hastalıklar yönünden de mücadele edilmesi gereken canlılardır.

Bir çok virüs, bakteri ve parazitleri kanını emdikleri bireye ya da evcil hayvana bulaştırabilen dış parazitlerin aracı oldukları hastalıkların en bilineni Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’dir. Kenelerin salgıladıkları özel sıvıda bulunan viral etkenlerin insana aktarılmasıyla bulaşan hastalığın spesifik bir tedavisi bulunmadığından ölüme yol açabilmektedir. Diğer tehlikeli bir zoonoz hastalık olan Lyme hastalığı da yine keneler ile aktarılmaktadır. Bu hastalığa yakalanan kişilerde eklem problemleri ve ağrılar meydana gelir. Bu özelliği yüzünden hastalığa “Kene Felci” de denmektedir. Lyme hastalığı antibiyotiklerle tedavi edilir. Köpeklerimiz için ise kullanılan bir Lyme aşısı mevcuttur. Son yıllarda vaka sayısında hızlı bir artış olduğu düşünülecek olursa Lyme aşısı hayati önem kazanmıştır ve ihmal edilmeden uygulanmalıdır. Diğer bir taraftan keneler ile bulaşan bazı etkenler Encephalitis gibi beyni etkileyen ciddi sorunlara yol açabilirler. Bu açılardan bakıldığında kene mücadelesi kesinlikle ihmal edilmemesi gereken ciddi bir konudur.

Pireler ise diğer bir tehlikeli dış parazit grubunu meydana getirmektedir. Tropik, astropik ve ılıman bölgelerden kutup bölgelerine kadar yayılım gösterecek kadar dirençli bir yapıya sahip  olan pirelerin, geçmişte veba salgınlarının insanlara bulaşmasından sorumlu olduğu ve bu salgınlar sebebiyle Ortaçağ’da Avrupa nüfusunun yaklaşık dörtte birinin öldüğü düşünüldüğünde pirelerin ölümcül bazı hastalıkları diğer canlılara aktarmadaki büyük rolü anlaşılmış olur. Kan emme esnasında salgıladıkları sıvılar, pirenin ısırdığı yerde alerjik reaksiyon meydana gelmesine sebep olabilir.

Köpeklerimiz için bir diğer dış parazit kaynaklı tehlikeli hastalık ise Leishmaniasis’dir. İnsanlarda görülen “Şark Çıbanı” hastalığını da meydana getiren Leishmania etkeni köpeklere Tatarcık adı ile tanınan minik ısırıcı sinekler vasıtasıyla bulaşır. Hastalığın bulaştığı köpekten tamamen arındırılması neredeyse imkansızdır. Bu nedenle bu hastalığa yakalanmadan önce önlemini almış olmak çok önemlidir.

Görüldüğü gibi yeterince önem gösterilmeyen dış paraziter mücadele, düzgün bir şekilde takip edilip uygulanmadığında doğurabileceği sonuçlar açısından çok büyük önem arzetmektedir. Bu nedenle dış paraziter mücadele konusunda veteriner hekiminizin önerileri size ve evcil hayvanlarınıza büyük fayda sağlayacaktır.

Kedi ve köpeklerimizi dış parazitlerden korumak için yapmamız gerekenlerin başında düzenli paraziter ilaç uygulaması gelmektedir. Kene ve pireler için düzenli uygulanan damlalar son yıllarda yaygınlaşarak etkin bir çözüm haline gelmiştir. Her geçen gün geliştirilen formüller veteriner hekimlerce takip edilerek hasta sahibine önerilmektedir. Leismania etkeni taşıyan Tatarcık sineklerinden korunmak için ise özel bir etken madde emdirilmiş olan tasmaları ise pek çok klinikten edinebilirsiniz.

Öte yandan, alacağımız bazı küçük önlemler de bu mücadelede işimizi kolaylaştıracaktır. Kedi ve köpeklerimizi gezdirdiğimiz ya da serbest bıraktığımız bölgelerin, otların çok yetiştiği yerler olmamasına özen göstermek önemlidir. Kene ve pireler bu otlu alanlardaki bitkilerin üzerinde bulunabilirler. Aralarında gezerken sizin kıyafetlerinize yapışıp evde bulunan kedinize geçebilirler. Yine buralarda dolaştırılan köpeğiniz bu bitkilerin üzerinde bulunan parazitlere maruz kalabilir. Eğer bir köpek besliyorsanız ve bu köpeğe ait bir kulübe mevcut ise, bu kulübenin etrafı ve içi düzenli olarak dış parazitlere karşı ilaçlanmalıdır. Bu konuda veteriner hekiminizden yardım ve fikir isteyiniz. Gezi dönüşlerinde kendinizi ve köpeğinizi kene ve pire açısından kontrol etmek faydalı olacaktır. Yaz döneminde kedi ve köpeklerinizi traş ettirmeniz üzerlerinde bulunan parazitleri daha görünür bir hale getireceğinden faydalı olacaktır.

Tüm önlemleri almanıza rağmen kendi üzerinizde ya da evcil hayvanınızın üzerinde bir parazite rastlamanız durumunda sakin olmalısınız. Eğer gördüğünüz canlı bir kene ise, onu gelişigüzel çekip çıkarmak sakıncalıdır. Ezimek, üzerine bazı kimyasallar dökmek ya da yakmaya kalkmak uygun olmayacaktır. Bu işlemler esnasında paniğe kapılan kene, vücudundaki enfekte sıvıları deri altına boşaltacaktır. Böyle bir durumla karşılaştığınızda mutlaka veteriner hekiminizden yardım alınız. Eğer parazit sizin üzerinizde bulunmuşsa en yakın sağlık kurumuna başvurunuz. Kedi ve köpekler için kullanılan ilaç, solüsyon ve malzemeleri kendi üerinizde denemeyiniz.

Bugün veteriner sağlık alanında yapılan çalışmalar, dış paraziter mücadelede büyük yol kat etmemizi sağladı. Düne göre, halk sağlığını da yakından ilgilendiren bu problem ile mücadelede çok daha etkin yolları kullanıyoruz. İhtiyacımız olan yegane şey, bir veteriner hekimin bu konuda bize edeceği rehberliktir. Sağlıklı ve güzel günler dileğiyle.

 

Uzm. Veteriner Hekim

Ş. Tuğrul Kunt

Cerrahi, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı

 

0 Shares:
Bir yanıt yazın
You May Also Like
Devamını oku...

Akıl…

Akıl, akıl olsaydı ismi gönül olurdu. Gönül, gönül bulsaydı bozkırlar gül olurdu. Hiç bir akıl kendi mahiyetini bilemez,…
Devamını oku...

Barbaros Evi

4. İzmir Mimarlık Ödülleri Jüri Özel Ödülü (2017) Türkiye Mimarlık Yıllığı (2015) Barbaros Evi, yazlık ve kışlık kullanım…