Mevsim geçişlerinde değişkenlik gösteren hava sıcaklıkları birçok hastalığa davetiye çıkarabiliyor.
Beslenmeninse bağışıklık üzerinde büyük etkileri bulunuyor. Mart başı itibariyle başlayacak olan Ramazan
ayında mevsim geçişinden olumsuz etkilenmemek için bağışıklık sisteminin güçlü kalması önem taşıyor.
Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Seda Uşarer, “Kıştan bahara geçiş
döneminde çeşitli solunum yolları hastalıkları ve alerji sıkça görülmektedir. Bu yüzden oruç tutarken
vücut direncini korumak gerekli” diyerek sahur ve iftarda bağışıklığı desteklemenin etkili yollarını paylaştı.
Mevsim geçişleri, vücudun hava değişimlerine adapte olmaya çalıştığı ve bağışıklık sisteminin
zayıflayabileceği hassas dönemler olarak biliniyor. Ramazan, bu yıl bahara geçiş dönemine denk gelirken;
iftar ve sahurda beslenmeye daha fazla dikkat etmek gerekiyor. Hava sıcaklıklarının değişken olduğu bu
süreçte grip, soğuk algınlığı ve alerjik hastalıklar sıkça görüldüğünü söyleyen Medicana International İzmir
Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Seda Uşarer, “Sahur ve iftarda bilinçli beslenmek
bağışıklığı desteklemenin en etkili yollarından biridir. Oruç sırasında bağışıklığı desteklemek için özellikle
sahur öğünü büyük önem taşır. Gün boyu enerjiyi koruyabilmek için protein, sağlıklı yağlar ve lif açısından
zengin besinler tüketmek gereklidir. Örneğin; yumurta, peynir, yoğurt gibi protein kaynakları kas kaybını
önlerken, ceviz, badem, avokado gibi sağlıklı yağlar vücudun ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlamaya yardımcı
olur. Tam tahıllı ekmekler ve yeşil yapraklı sebzeler ise uzun süre tok kalmayı ve sindirim sisteminin
düzenli çalışmasını destekler. Ayrıca, maydanoz, roka, biber gibi C vitamini açısından zengin sebzeler
bağışıklık sistemini güçlendirmede etkilidir” dedi.
İftarda hafif ve dengeli beslenme önemli
İftarda, ani ve ağır yemeklerden kaçınarak, mideyi rahatlatan besinlerle başlamak gerektiğini söyleyen
Dyt. Seda Uşarer, “Ilık bir çorba sindirimi kolaylaştırırken; et, tavuk, balık veya baklagillerden oluşan ana
yemekler vücudun protein ihtiyacını karşılar. Sebzelerle zenginleştirilmiş salatalar ve yoğurt tüketmek
hem sindirimi destekler hem de bağışıklık sistemini güçlendirir. Ramazan pidesi, makarna veya pilav gibi
karbonhidrat kaynaklarını ölçülü tüketmeye dikkat etmek gerekir. Çünkü aşırı karbonhidrat tüketimi kan
şekerinde dalgalanmalara yol açarak vücut direncini düşürebilir. Öte yandan bağışıklık sistemini güçlü
tutmak için kuşkusuz vitamin ve mineraller büyük rol oynar. C vitamini bakımından zengin meyveler olan
portakal, mandalina ve kivi, vücudun hastalıklara karşı daha dirençli olmasına yardımcı olur. Güneş
ışığının az olduğu mevsim geçişlerinde D vitamini alımına dikkat edilmelidir. Bu vitamin için yumurta, süt
ve mantar tüketilebilir. Çinko, bağışıklığı güçlendiren bir diğer önemli mineraldir ve fındık, badem, kırmızı
et gibi besinlerde bulunur. Omega-3 yağ asitleri açısından zengin olan balık ve ceviz gibi besinler de
bağışıklığı destekler” ifadelerini kullandı.
Aşırı tatlı tüketimi direnci düşürebilir
Soğuk hava nedeniyle susuzluk hissinin azalabildiğini, ancak vücudun sıvı ihtiyacının değişmediğini
belirten Dyt. Seda Uşarer, “İftar ile sahur arasında en az 8-10 bardak su tüketilmelidir. Bitki çayları,
özellikle ıhlamur, adaçayı ve zencefil çayı, hem bağışıklığı destekler hem de vücudu sıcak tutmaya
yardımcı olur. Çay ve kahve gibi kafeinli içeceklerin aşırı tüketilmemesi önerilir, çünkü bu içecekler idrar
söktürücü etkileri nedeniyle vücuttan su kaybına yol açabilir” dedi. Tatlı tüketiminin dikkat edilmesi
gereken bir diğer konu olduğunu vurgulayan Dyt. Seda Uşarer, sözlerine şöyle devam etti: “Rafine şeker
içeren tatlılar, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyonlara karşı direnci düşürebilir. Bu nedenle hurma,
kuru meyveler veya bal gibi doğal tatlandırıcılara yönelmek daha sağlıklı bir seçim olacaktır. Tatlı
ihtiyacını karşılamak için sütlü tatlılar veya meyve bazlı tatlılar tüketmek, kan şekerini daha dengeli
tutmaya yardımcı olabilir. Bağışıklık sistemini güçlü tutmanın bir diğer önemli unsuru uyku düzenidir.
Oruç nedeniyle uyku düzeni değişse de, yeterli ve kaliteli uyku almaya özen göstermek gerekir.
Uykusuzluk, vücudun hastalıklara karşı direncini düşürebilir. Sahura kalkıldığı için erken yatmak ve uyku
süresini en verimli şekilde kullanmak, bağışıklığın güçlü kalmasına yardımcı olur. Yatmadan önce ağır
yemeklerden kaçınmak ve uyku öncesinde kafein tüketimini sınırlandırmak da uyku kalitesini artırır.
Stresin bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alındığında, hafif egzersizler, meditasyon
ve derin nefes teknikleri gibi rahatlatıcı yöntemler uygulanabilir.”
