Deprem Sigortası Hakkında Bilinmesi Gerekenler!

Insurance house, and family health live concept. The insurance agent presents the ้hands protection model that symbolize the coverage.

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Aytekin Çelik, deprem sigortalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Taşınmazların tamamının zorunlu deprem sigortası kapsamında olmadığını söyleyen Çelik, kapsam dışındaki binalar için de isteğe bağlı olarak deprem sigortasının yaptırılabileceğini belirtti. Sözleşme yapılırken bina durumunun DASK’a doğru bir şekilde beyan edilmesi gerektiğinin altını çizen Çelik, binada mevzuata aykırı değişiklik yapılması halinde DASK’ın sözleşmeyi feshedebileceğini vurguladı. 25.11.2022 tarihinden sonra meydana gelen depremlerde DASK tarafından sigortalıya azami olarak 640 bin TL ödendiğini söyleyen Çelik ‘Sigorta edilen taşınmazın değerinin bu miktardan daha fazla olması halinde, fazlaya ilişkin kısmın zorunlu olmayan deprem sigortasıyla teminat altına alınabilmesi mümkündür’ dedi.

İŞTE AYRINTILAR!

KTO Karatay Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Aytekin Çelik, yaptığı açıklamada ‘634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki bağımsız bölümler, tapuya kayıtlı ve özel mülkiyete tabi taşınmazlar üzerinde mesken olarak inşa edilmiş binalar, bu binalar içinde yer alan ve ticarethane, büro ve benzeri amaçlarla kullanılan bağımsız bölümler zorunlu deprem sigortası kapsamına girer. Söz konusu zorunluluk bir defalık sözleşme yapılmasına ilişkin olmayıp sözleşmenin her yıl zorunlu olarak yenilenmesi gerekmektedir’ dedi.

Taşınmazların tamamının zorunlu deprem sigortası kapsamında olmadığını belirten Çelik ‘Kamu Konutları Kanunu’na tâbi olan veya kamu hizmet binası olarak kullanılan binalar ve bağımsız bölümler, tamamı ticari veya sınai amaçla kullanılan binalar, köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda yapılan binalar teminat kapsamı dışındadır. Ayrıca ilgili mevzuata ve projeye aykırı olarak inşa edilen, taşıyıcı sistemi olumsuz yönde etkileyecek şekilde tadil edildiği veya zayıflatıldığı tespit edilen, projesi bulunmayan ve mühendislik hizmeti görmemiş binalar, yetkili kamu kurumları tarafından yıkılmasına karar verilen binalar ile mesken olarak kullanıma uygun olmayan, bakımsız, harap veya metruk binalar zorunlu deprem sigortasının kapsamı dışında kalmaktadır’dedi.

BİNADA MEVZUATA AYKIRI DEĞİŞİKLİK OLURSA DASK SÖZLEŞMEYİ FESHEDER!

Bazı binalar zorunlu deprem sigortasının kapsamı dışında bırakıldığından sigorta sözleşmesi yapılırken binanın durumunun DASK’a doğru bir şekilde beyan edilmesi gerektiğinin altını çizen Çelik, aksi halde DASK tarafından sigorta tazminatının ödenmemesinin veya sigorta tazminatında indirim yapılmasının gündeme gelebileceğini ve sigorta sözleşmesi süresi içerisinde binada mevzuata aykırı değişiklik yapıldığının öğrenilmesi halinde DASK’ın sözleşmeyi feshedebileceğini belirtti.

Depremin doğrudan neden olduğu maddi zararlar ile deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak veya yer kaymasının sigortalı binalarda neden olacağı hasarların zorunlu deprem sigortası kapsamına girdiğini söyleyen Çelik ‘Enkaz kaldırma masrafları, kâr kaybı, iş durması, kira mahrumiyeti, alternatif ikametgâh ve işyeri masrafları, mali sorumluluklar ve benzeri dolaylı zararlar teminat kapsamı içerisine girmemektedir. Aynı şekilde sigortaya konu olan taşınmazda yer alan her türlü taşınır mal, eşya ve benzerlerine ilişkin zararlar da teminat kapsamı içerisinde yer almamaktadır. Zorunlu deprem sigortası depremin neden olduğu maddi zararlara ilişkindir. Bu sebeple ölüm dahil olmak üzere tüm bedeni zararlar teminat kapsamı dışında kalmaktadır. Aynı şekilde manevi zararların da DASK’tan talep edilebilmesi mümkün değildir. Depreme bağlı olmaksızın binanın kendi kusur ve özellikleri nedeniyle zamanla oluşan zararlar da teminat kapsamı dışındadır.’dedi.

Businessman hand stop wooden block falling to protect family for assurance life and asset concept.

ZORUNLU DEPREM SİGORTASI ANCAK BELİRLİ BİR MİKTARA KADAR TEMİNAT SAĞLAMAKTADIR!

Zorunlu deprem sigortası ile sigorta poliçesinde gösterilen sigorta bedeline kadar bir teminat sağlandığını belirten Çelik ‘Depremzedenin uğradığı zarar daha fazla olsa bile DASK tarafından ancak sigorta poliçesinde belirtilen sigorta bedeline kadar sigorta tazminatı ödenebilir. Sigorta bedeli Zorunlu Deprem Sigortası Tarife ve Talimatı’nda belirlenen metrekare bedeline göre belirlenir. Söz konusu metrekare bedelleri 25.11.2022 tarihinde %100 oranında artırılmıştır. Dolayısıyla bu tarihinden sonra meydana gelen depremlerde ödenecek olan azami miktar (sigorta bedeli) 640.000TL’dir. Söz konusu değişiklik 25.11.2022 tarihinde yapılmasına rağmen yeni teminat miktarları 01.01.2022 tarihinden sonra yapılan diğer deprem sigortalarına da uygulanacaktır. Sigorta edilen taşınmazın değerinin bu miktardan daha fazla olması halinde, fazlaya ilişkin kısmın zorunlu olmayan deprem sigortasıyla teminat altına alınabilmesi mümkündür. Örneğin evin değerinin 1.000.000TL olması halinde DASK tarafından en fazla 640.000TL teminat sağlanacağından 360.000TL’lik kısım için isteğe bağlı deprem sigortası yapılabilir. Deprem sonucunda meydana gelen kısmi hasarlarda da DASK tarafından sadece zarar miktarı kadar bir ödeme yapılır.

DASK İLE UYUŞMAZLIK YAŞANMASI HALİNDE DAVA AÇILABİLCEĞİ GİBİ SİGORTA TAHKİM KOMİSYONUNA DA BAŞVURULABİLİR

Sigorta tazminat miktarının belirlenmesinden itibaren en geç bir ay içerisinde DASK tarafından sigorta tazminatının hak sahibine ödemesi gerekir. Ayrıca deprem sonrasında sigortalılara avans ödemesi yapılması mümkündür. DASK ile sigorta tazminatının ödenmesi vb. konularda bir uyuşmazlık ortaya çıkarsa sigorta ettiren kişi bu konuda mahkemelere dava açabileceği gibi Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurabilir. DASK, sigorta tahkimine üyedir’ dedi.

0 Shares:
Bir yanıt yazın
You May Also Like
Devamını oku...

“İzmir kırsal kalkınmanın başkenti olacak”

Kozak Yaylası’nın turizme kazandırılması amacıyla bu yıl ikincisi düzenlenen Bergama Kozak Yaylası Festivali’nde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “İzmir’in kırsal kalkınmanın başkenti olmasını hedefliyoruz” dedi.   Bakırçay Havzası’nın kalkınması, Kozak Yaylası’nın doğa ve yayla turizmine açılması için önemli çalışmalar yürüten İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bergama Belediyesi ile birlikte “Kozak Yaylası Festivali”ni düzenledi. Kozak Kermes Alanı’nda 110 üretici hem yerel ürünlerini tanıttı hem de yaptığı satışlardan gelir elde etti. Kozak Yaylası’nda yetişen domates, üzüm ve çam fıstığının yanı sıra bal, reçel ve çam fıstıklı tatlıların satışa sunulduğu stantlar büyük ilgi gördü. Festivalde, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz, Bergama Kaymakamı Mahmut Kaşıkçı ve bir önceki dönem Bergama Belediye Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Gönenç de yer aldı.  Festivalin açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, temel vizyonlarının tarıma dönük doğru, işlevsel ve doğa dostu politikalarla bölgenin potansiyelini çok daha yukarıya taşımak ve üretilen artı değerin üreticilerimizle beraber tüm İzmirlilerin refahı için kullanılması olduğunu söyledi. Başkan Tunç Soyer, “Türkiye’ye ilham verecek tarım vizyonumuz ile bereketli toprakları, tarlaları ve bağlarıyla, İzmir’in kırsal kalkınmanın başkenti olmasını hedefliyoruz” dedi. Çam fıstığının yüzde 80’i Kozak’tan Festivalin çam fıstığının ekonomik değerini korumasına ve Kozak Yaylası’nın tanıtımına büyük katkı sağlayacağını belirten Başkan Soyer, “Kozak Yaylası’nın, Türkiye’de üretilen çam fıstığının yüzde 80’ini, dünya çam fıstığı üretiminin ise yüzde 10’ununu  tek başına karşılıyor. Asırlık çam ağaçlarıyla bezeli bu muhteşem yer, aynı güzellikteki köyleriyle sadece İzmir’in değil, ülkemizin de en önemli kırsal turizm alanlarından biri. Bu ve benzeri festivaller, kadim coğrafyamızın bereketli topraklarında yetişen ürünleri tüketiciyle buluşturuyor. Aynı zamanda çiftçimizin üretimini teşvik ediyor ve İzmir ekonomisine önemli bir katkı sağlıyor” şeklinde konuştu. Kozak yaylasındaki verim artırılacak Yüksek ekonomik değeri ve ihracat potansiyeline rağmen çam fıstığı üretiminin, son yıllarda ağaçlarda yayılan hastalık nedeniyle azaldığını belirten Başkan Soyer,  “Bu durum, ne yazık ki asırlık çam ağaçlarımızın kesilmesine ve üreticimizin yaşam koşullarını zorlaşmasına neden oluyor. Kozak Yaylası’nı ve eşsiz fıstık çamlarını korumak, iyileştirmek ve üretimi artırmak önceliklerimizden biri. Belediyemiz ile Türkiye Ormancılar Derneği arasında imzalanan protokol kapsamında saha ve etüt çalışmalarımız devam ediyor. Bu çerçevede Büyükşehir Belediyemiz, bölgede hava ölçüm meteoroloji istasyonları kurarak istenilen analizlerin yapılmasını ve ihtiyaç duyulan araç gereçlerin temin edilmesini sağlıyor” dedi.  Bölgenin turizm potansiyeli öne çıkarılacak İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde bölgede doğal bir turizm köyünün kurulacağını da belirten Başkan Soyer, “Çam fıstığından incire, narenciyeden süt hayvancılığına, zeytinyağından hububata, tıbbi ve aromatik bitkilerden tütüne, çiçekçilikten arı ürünlerine kadar inanılmaz bir çeşitlilik, bu bereketli topraklarda yetişiyor” açıklamasını yaptı. Çam fıstığı sorunu Bergama ile çözülecek Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu ise İzmir Türikiye’nin incisi Bergama İzmir’in Kozak ise Bergama’nın inicisi oluğunu söyledi. Koştu, “Çam fıstığında yaşanan verim kaybı hepimizi üzüyor. Türkiye çam fıstığı sorununu Bergama ile çözecektir” dedi.  “En iyi üzüm” yarışması   Festival kapsamında yapılan ve Kozak Yaylası’ndaki üreticilerin katıldığı “En İyi Üzüm Yarışması” da büyük ilgi gördü.  Yarışmada “En iyi Üzüm” ödülü 92 puanla Semra Ürküt”ün olurken, 90 puanla Özcan Uzun’un üzümleri ikinci, 88 puanla Halil Somer’in üzümleri de üçüncü seçildi. Birinci seçilen Semra Ürküt’e plaketini Başkan Soyer verdi. Konuşmalar ve ödül töreninden sonra festival, İBB Pop Orkestrası konseri, semah gösterisi ve Göbeller Mahallesi’ne has gelin kınası gösterisiyle devam etti. Festival kapsamında Mehmet Erdem de bir konser verecek.  Melis Cantürk